26 Şubat 2014 Çarşamba

CeraWare Ürünleri Hediye Çekilişi ve Benden Kısa Haberler :)


TEMBEL BLOGGERDAN ÇEKİLİŞ HABERİ VAR! :)
Herkese kocaman, yürekten ve neşeli bir merhaba!:)
Hemen her blog yazıma olduğu gibi bu yazıya da çoook teşekkürler diyerek başlamak isterim.
Minik Sinan ve ben ile ilgili gönderdiğiniz tüm yorumlar, güzel dilekler, dualar ve birbirinden değerli öneriler için canı gönülden teşekkür ederim. Benim için öyle önemli ki yorumlarınız...
Bunca zamandır istemeden de olsa ihmal ettiğim blogumun hala takip ediliyor olması ve bu şekilde samimi yorumlar alması benim için paha biçilemez! :)
Tekrar tekrar çok teşekkürler..

Bizi soracak olursanız çok şükür iyiyiz. Sinan bebek sağ olsun beni hiç üzmüyor, her bebek kadar ağlıyor, her bebek kadar gazı var vs. vs. :)
Her yeni annenin olduğu gibi benim de hasret olduğum tek şey; uyku...
O uyudukça ben de uyumaya çalışıyorum ama illaki başka yapacak şeyler de olduğundan bende çok fazla uyuyamıyorum. Onun dışında gayet iyiyiz.
Günlerim oldukça rutin geçiyor, genellikle evdeyiz, son zamanlarda az da olsa dışarılara çıkmaya başladık ama sürekli emzirme ve uyku sistematiği nedeniyle :) hala en rahat ettiğimiz yer ev. :)
Zaman zaman güneş açtığında biraz bunalıyor ve kendimi sokağa atıyorum.
Ne yapıyorsun peki? derseniz, işte bakkala, fırına filan gidiyorum :) Yabana atmayın, o on dakikalık bakkal molası kendimi epey sosyalleşmiş hissettiriyor bana :)
Dün itibariyle bebi 40 günlük oldu, o meşhur; "kırkı çıkınca" lafını bitirdik yani. Bu kırk gün öyle komik geldi ki bana; etrafımda sürekli;"kırkı çıkana kadar onu yeme, bunu ye, onu yapma, bunu yap, aa kırka kadar o olmaz" şeklinde bin tane söz:)
Bakalım bugünden itibaren ne değişiklik olacak ve nasıl bir hayat bekliyor bizi :)


Bu yazı ile sizlere son zamanlardaki yeni keşfimden söz etmek isterim.  CareWare Ürünleri...
Ben henüz yeni tanıştım ama tüm ürünlerine bayıldım, bambu ürünleri çok şeker, çok şık ve çok sağlıklı.

Seramik bıçakları harika ve seramik kaplı tencereleri ve Saklama Kapları çok şık ve çok sağlıklı. Hem pişirmede hem serviste kullanacağınız kadar şık.:)

Bu ürünler ile ilgili zaman zaman instagram ve twitter hesabımda paylaşımlar yapıyorum ve çekiliş düzenliyorum.

İlk çekilişi bambu bebek ürünleri için yaptık bile.:)
Sırada Seramik Bıçak Seti ve Seramik Kaplı Tencere çekilişleri var.


Tek yapmanız gereken; beni instagram ve twitterda takip ederek detayları öğrenmek.
CareWare ürünlerini detaylı incelemek ve satın almak isterseniz ise; Facebook sayfalarına göz atmanız yeterli. :)

Arayı açmadan yeni bir yazıyla, muhtemelen Mart sonu yapacağım kırk mevlüdü hazırlıkları yazısında buluşmak üzere diyorum.
Herkese yürekten sevgiler gönderiyorum. :)




11 Şubat 2014 Salı

kore yemek kitap hakkında duyuru!!!

Merhaba.

Ellimdeki Kore yemek kitap artık bitti.
Daha kargoda yapamiyorum.
Ama kitap yine gelecek. Marketimize..
Fiyat 15 tl olacak ve sadece markette satilacaktir. Bilginiz olsun!

Markette,
Made in Korea aksesuarlarda var.
Çeşitli  tokalar, ayna, anahtarlik gibi hediyelik ürünler...
Hazır gimchi ve manduda vardir.

Teşekkür ederim♥


2 Şubat 2014 Pazar

Minik Sinan'ın Aslan Temalı Hastane Odası Hazırlıkları

blog1

VE BENDEN SON HABERLER :)
Herkese kocaman, yürekten bir merhaba!
En son kahvaltı sofrasını yazarken, sizlere; "sanırım bir sonraki yazı hastane odası olmayacak, farklı tarifler ya da yazılar olabilir, çünkü önümüzde bir ay var var benim evde bolca zamanım olacak" demiştim. :)
Ama hep denir ya, hayat siz plan yaparken akıp giden birşeymiş diye.
Bizim minik epey aceleci çıktı ve beklenen tarihten tam üç hafta önce geldi.!:)
Boyu, kilosu, sağlığı her şeyi yerinde çok şükür, sanki zamanında gelmiş gibi.
Anne olanların tahmin edeceği üzere on beş gündür hayatım üç aktivite üzerinde dönmekte; emzirme, alt değiştirme ve uyutma :)
O uyuduğunda ya da izin verdiği zamanlarda ise ben kısa kısa uyumaya çalışıyorum.
Bu yazıyı hazırlamam bile tam üç gün sürdü. :)
Ve yine anne olanların yakinen bildiği üzere :) dünyanın en zor ama hiç şikayet edilmeyen işiymiş annelik. Mesela bazen emzirmek öyle acı veriyor ki, sanki kalbimi söküyorlar ama ben sürekli; "oh annecim ne güzel emiyorsun" diyorum :)
Ve annemin yıllarca söylediği ama o zamanlar benim için çok fazla bir şey ifade etmeyen sözü kulaklarımda; "Anne olunca anlarsın beni"... Kesinlikle dünyanın en doğru sözüymüş bu.!
Doğumdan sonraki süreç içinde facebook, twitter ve instagramdan yüzlerce mesaj yollayan, arayan, güpgüzel, samimi, sıcacık dileklerde, dualarda bulunan herkese canı gönülden, yürekten teşekkür ediyorum.
Emin olun tüm mesajları, gözlerim dolarak, amin, amin diyerek ve içimden dua ederek okudum.
Hamilenin ve lohusanın duası kabul olur diyorlar, emin olun mesajlarında; "bana dua eder misin?" diyen herkes için ismen dua ettim, inşallah Rabbim kabul eder, hiç kimseyi evlat hasreti ile sınamaz inşallah.

blog2

Sizlere birazcık doğum yaptığım hastaneden, çok sevdiğim Anadolu Sağlık Merkezinden söz etmek isterim.
Sakın abartıyorum sanmayın, ben bu hastaneye resmen aşığım!
Bana göre her anlamda, Adan Zye, Türkiye'nin en iyi hastanesi...
Hikayem tüp bebek bölümü ile başladı, orada dünyanın en şeker, en babacan doktoru Prof. Dr. Aydın Arıcı ile tanıştım. Bana göre Allah'ın bizlere bir lütfu O!.
İlk başta özgeçmişine baktığınızda büyüleniyorsunuz zaten, inanılmaz başarılar ile dolu, müthiş bir kariyeri var.
Kendisini tanıdığınızda ise bu kadar dolu bir insanın nasıl bu kadar mütevazi ve sıcakkanlı olmasına şaşırıyorsunuz resmen. :)
Önce Rabbim sonra Aydın bey sayesinde yıllarca süren evlat hasretimiz sona erdi.
Asm Tüp Bebek Bölümü; doktorundan, hemşiresine, personelinden, embriyologuna kadar herkesin konusunda inanılmaz uzman ama bir o kadar sevecen ve yardımsever olduğu müthiş bir yer.
Kesinlikle tüm kalbimle tavsiye edeceğim tek adres.

Hamile olduğunuzu öğrendikten bir süre sonra, üzülerek de olsa tüp bebek bölümü ile ilişkiniz kesiliyor, artık normal bir hamile olduğunuz için kendinize yeni bir doktor seçmeniz gerekiyor, ben epey bir süre direnip, yakalarından düşmedim ama sonunda doktorumu seçerek, sevgili Doç. Dr. Fatih Güçer'de karar kıldım.
Bu kararımızdan da inanılmaz memnun kaldık. Doktorumuz; her anlamda çok ilgili ve bilgili idi.
Doğumu; tüm şartlar bunu gerektirdiği için, sezeryan ile yaptım. Hem doğumu hem de doğum sonrasını inanılmaz kolay bir süreçte geçirdim, neredeyse hiç ağrı hissetmedim ve ilk günden itibaren hastaneye gelen konuklarımın yanında oturarak sohbet ettim.
Hastanede kaldığım dört günlük süreçte de; memnuniyetimi anlatmaya kelimeler yetmez.
Gerçekten dört dörtlük bir memnuniyet ile ayrıldık hastaneden. Temizlik ve yemek personelinin güler yüzü ve kibarlığı, yemeklerin beş yıldızlı otel sunumu ve lezzetinde olması, halkla ilişkiler personelinin her gün düzenli ziyaret ile hatırımızı sorması, benim doktorumun ve çocuk doktorunun düzenli ziyaretleri, kontrolleri, en saçma sorularımıza bile sıkılmadan, güler yüzle yanıt vermeleri harika idi.
En çok da hemşireler! Allah'ım o hemşireler. Şimdi düşünüyorum da ben hemşire onlar hasta olsaydı ve benim yaptıklarımı bana yapsalardı, ikinci gün isyan bayrağımı çekerdim herhalde!
Bebeğimi emzirme sürecinde, her çağırdığımda yanıma koşan bir süre sonra sürekli gelmekten yorulup!:) artık yanımdan hiç gitmeyen, saatlerce iki büklüm benimle birlikte süt vermek için uğraşan ve ağızlarından bir kez olsun, "hadi artık sizi de bebeği de yormayalım, mama verelim" lafı çıkmayan, "asla mama yok" deyip, sütümü verdirmeye uğraşan fedakar hemşireler. İsim vermek özellikle istemiyorum, çünkü birinin bile adını yazmayı unutursam sonra kendimi affetmem. :)
Hastaneden ayrılırken, sadece teşekkür değil, dilimin döndüğünce dua ettim onlar için, tüm muratları kabul olsun inşallah diye ve hala da ediyorum. :)
Kısaca öyle bir hastane düşünün ki, ayrılırken, her şey iyi güzeldi de bir tek şu kişinin davranışı şöyle olsaydı iyiydi, ya da şurası şöyle olaydı tam olacaktı diye bir cümle kuramıyorsunuz, izin vermiyorlar. :)
Herkese canı gönülden tavsiye ettiğim, edeceğim, harika bir hastane; Anadolu Sağlık Merkezi...

blog3

Gelelim hastane odası hazırlıklarına; bu noktada aynen Baby Shower Parti'mde olduğu gibi kendimi, Pembe Mavi Şekerler'in güvenli kollarına bıraktım. :)
Ve iyi ki de öyle yapmışım dedim. :)
Yine tüm aklımdakileri fazlasıyla hayata geçirdiler ve keşke cümlesini kurmamamı sağladılar.
İşe her zaman olduğu gibi temayı belirlemekle başladık, bu kez eşimin fikri olan ve benimde duyar duymaz çok sevdiğim; Aslan temasında karar kıldık ve her detayda aslan teması üzerinden yürüdük.
Pek çok hazırlığı da önceden tamamladık. Sonuçta; çikolata, su, ahşap yazılar, altın yastığı, kapı süsü, etiketler, süsler, hiçbiri bozulacak şeyler değil. Erkenden hazır olsun dedik ve iyi ki de öyle yapmışız.
Nasılsa vakit var diye rahat davransaydık, hiç bir hazırlık olmadan geçirecektim hastane günlerimi :)
Şimdi detaylara geçelim. :)

blog7

Evet tüm hazırlıklarımı çok sevdim ama kapı süsümü çok bir ayrı sevdim! :)
Ahşap üzerine el boyaması çok kibar, çok cici bir kapı süsüm oldu, Pembe Mavi Şekerler sayesinde.
Üstteki bulutun arka tarafında sadece Sinan yazıyor ve bu haliyle şu anda bebek odasının kapısını süslüyor, yıllarca kullanacağımız, eminim Sinan'ında çok seveceği, şirin bir kapı süsümüz oldu diyebilirim. :)

blog8

Takı Yastığımızda pek cici oldu. Bu noktada açıkçası alışılagelmiş yastıklardan olsun istemiyor, farklı bir çalışma hayal ediyordum. Pembe Mavi Şekerler sayesinde sevgili Burcu ile tanıştım ve onun el boyaması yastıklarına tek kelimeyle bayıldım!. Aslan temamıza uygun şekilde çok cici bir yastık hazırladı ve açıkçası hayal ettiğimden bile güzel bir yastık oldu.
Üstelik hasta haliyle ve henüz vakit var sanıyorken, bir telefonumla sadece 36 saati olduğunu öğrenmesine rağmen!:)
Kapı süsünü olduğu gibi eminim bu yastığı da minik Sinan pek sevecek. :)
Kendisinin cici çalışmalarına instagramda @morcuburcudesign hesabı ile ulaşabilirsiniz ve sizde bu cici yastıklardan sipariş verebilirsiniz...

blog9

blog5

Ev yapımı limonatamız ve lohusa şerbetimiz...

blog12

Limonata ve lohusa şerbetini ikram ettiğimiz; kadehlerimiz...

blog4

Aslında su içmek isteyenler için hazırladığımız ama sonra kimsenin içmeye kıyamayıp, hatıra olarak eve götürdüğü sularımız...
Kayınvalidemin deyimi ile; vitrin suyu! :))

blog6

Temaya uygun, tek tek kutulanmış, aslan süslemeli çikolatalarımız. Görüntüsü şık olmakla birlikte, tadı da inanılmaz lezzetli idi.

blog11

Ve elbette süslü kurabiyelerimiz de Aslan temalı idi. :)
Kurabiyeleri annemin yardımı ile kendim hazırladım. Diğer hazırlıkları önceden hazırlamama rağmen, açıkçası kurabiyeler için acele etmiyordum. Daha vakit var, son hafta hazırlarım, taze olurlar diyordum.
Sonra bir gün içimden bir ses; "hadi Müge yapıver şu kurabiyeleri dedi, poşetli halde iki hafta kadar dayanır nasılsa, son dakikaya iş bırakma" dedi. :)
İyi ki de demiş. Kurabiyeleri hazırladıktan tam 36 saat sonra doğum yaptım, bir gün daha yapmasaymışım, kurabiyemiz olmayacakmış. :)
Harfli tuzlu kurabiyeler yapacaktım mesela, yapamadım. :)

  blog10

Bu mini kurabiyeleri de, atıştırmalık hazırladım. Büyük ve poşetli olanlar, genellikle yenmeye kıyılmayıp, hatıra olarak saklandığı için, bu atıştırmalıklar özellikle lohusa şerbeti ile pek iyi oldu. :)

blog14

Ve bendeniz :) Bu fotoğrafta tacımı görmeniz için :) Aslında Pembe Mavi Şekerler'in aklında çok daha süslü ve uğraşmalı bir taç modeli vardı ama ben onlara; "yarın doğuruyorum" diye telefon açınca bir gece de bunu hazırladılar.
Diğeri de eminim çok güzel olurdu ama ben bu tacımı inanılmaz sevdim, çok sade ve kibardı. Diğerinin yetişmediğine hiç üzülmedim. :)

İşte benim hastane odası hazırlıklarım ve doğum hikayem bu, a dostlar... :)
Darısı tüm evlat hasreti çekenlerin başına. Rabbim kimseyi evlat hasreti ile sınamasın, isteyen herkese, istediği zamanda, hayırlı, sağlıklı evlatlar nasip etsin inşallah.
Artık bir sonraki yazı ne zaman olur, ne olur bilemem, bir şey diyemem, rutinime geri dönüyorum ben şimdi.
Hepinizi sevgiyle, kucaklıyor, şimdiden gelmiş ve gelecek tüm güzel mesajlarınız için tekrar tekrar teşekkür ediyorum.

blog13